at length

listen to the pronunciation of at length
İngilizce - Türkçe
ayrıntılı olarak

O gerçekleri ayrıntılı olarak açıkladı. - He explained the facts at length.

enine boyuna

Biz konuyu enine boyuna tartıştık. - We discussed the topic at length.

Tom ve ben bu konu hakkında enine boyuna konuştuk. - Tom and me talked at length about this subject.

boylu boyunca
sonunda

Sonunda ağlamaya başladı. - At length, he began to cry.

Sonunda evini buldum. - At length, I found his house.

en sonunda
ayrıntılı

O gerçekleri ayrıntılı olarak açıkladı. - He explained the facts at length.

(deyim) ayrintili olarak,uzun uzadiya
uzun uzadıya

Biz konuyu uzun uzadıya tartıştık. - We discussed the topic at length.

Konuyu uzun uzadıya tartıştık. - We debated the matter at length.

uzun uzun

Başbakan uzun uzun mali kriz hakkında konuştu. - The prime minister spoke about the financial crisis at length.

İngilizce - İngilizce
For a long time

He went on at length about his supposed qualifications.

At last, finally

How long I slept I cannot tell, for I had nothing to guide me to the time, but woke at length, and found myself still in darkness.

in a lengthy or prolix manner; "the argument went on lengthily"; "she talked at length about the problem"
in a long manner, extendedly
after a long period of time or an especially long delay; "at length they arrived"
at length

    Türkçe nasıl söylenir

    ät lengkth

    Telaffuz

    /ˈat ˈleɴɢkᴛʜ/ /ˈæt ˈlɛŋkθ/

    Etimoloji

    [ &t, 'at ] (preposition.) before 12th century. Middle English, from Old English æt; akin to Old High German az at, Latin ad.

    Videolar

    ...  We have length, width, height.  Einstein gives us time as a fourth dimension.  But ...