at all times;

listen to the pronunciation of at all times;
İngilizce - Türkçe

at all times; teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

at all times
daima

Leyla yanında daima o silahı taşıyordu. - Layla carried that gun with her at all times.

at all times
her zaman

Zirveye çıkmak için her zaman rakibin iki adım önünde kalmak zorundasın. - To come out on top, you have to stay two steps ahead of your opponent at all times.

Mary dizüstü bilgisayarını her zaman yanında bulundurur. - Mary keeps her laptop with her at all times.

at all times;

    Heceleme

    at all times

    Videolar

    ... It's easy for me to access at all times. ...
    ... as if it's on a presence in our heads at all times is simply about ...