assorted, different; individual; several

listen to the pronunciation of assorted, different; individual; several
İngilizce - Türkçe

assorted, different; individual; several teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

various
çeşitli

Ben çeşitli zorluklar gördüm. - I have seen various difficulties.

Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır. - Air is a mixture of various gases.

various
{s} çeşitli, türlü, muhtelif: for various reasons çeşitli nedenlerden dolayı
various
ayrışık
various
birçok

Bu oda birçok amaçla kullanılır. - This room is used for various purposes.

Japonya yurtdışından birçok önemli ham madde ithal eder. - Japan imports various raw materials from abroad.

various
çok sayıda
various
türlü türlü
various
değişik

Ken'ichi tarafından yapılan düzenlemeler sayesinde, kadınlar kasaba civarında çalışmak için değişik yerler buldu. - Thanks to the arrangements made by Ken'ichi, the women found various places to work around town.

Bir dil ne kadar çok ülkede konuşulursa, yerli konuşanı gibi ses çıkarmak o kadar daha az önemlidir, çünkü o dilin konuşanları değişik lehçeler duymaya alışkındır. - The more countries a language is spoken in, the less important it is to sound like a native speaker, since speakers of that language are accustomed to hearing various dialects.

various
{s} çeşit çeşit
various
{s} türlü
various
ayrı

Diplomatlara çeşitli ayrıcalıklar tanınır. - Diplomats are allowed various privileges.

Ayrıca çeşitli konular hakkında konuşmakla çok fazla zaman kaybedeceğiz. - Besides, we will lose too much time to talk about the various topics.

various
variousness farklılık
various
variouslyfarklı olarak
various
çeşitlilik
İngilizce - İngilizce
{s} various
assorted, different; individual; several