He hung his blazer on a hanger because he didn't want it to get wrinkled.
- Kırışmasını istemediği için ceketini askıya astı.
Put the coat on the hanger.
- Ceketi askı kancasına koy.
Tom hung his coat on one of the hooks near the door.
- Tom kapıya yakın askılardan birine ceketini astı.
Hang your jacket on the hook by the door.
- Ceketini kapının yanındaki askıya as.
I'll put it on your tab.
- Ben onu senin askına koyacağım.
Suspenders make my personality.
- Askılar kişiliğimi oluşturur.
Tom took his coat off the hanger and put it on.
- Tom ceketini askıdan aldı ve onu giydi.
He hung his coat on a hook.
- O, ceketini bir askıya astı.
My arm is in a sling.
- Kolum bir kol askısında.
Tom's left arm is in a sling.
- Tom'un sol kolu bir kol askısında.
Tom just got his braces off.
- Tom sadece pantolon askısını çıkardı.
The orthodontist told him he'd need braces for at least two years.
- Ortodontist ona en az iki yıl süreyle pantolon askısına ihtiyacı olacağını söyledi.