as pertaining to

listen to the pronunciation of as pertaining to
İngilizce - Türkçe

as pertaining to teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
ile ilgili olarak
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
e gelince
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
-e gelince
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
e dair
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
hakkında

Hangi fakülteyi seçeceği hakkında şaşırmıştı. - He was at a loss as to which faculty to choose.

Avustralyalı tarihi hakkında Tom'un bildiği kadar çok bilen biriyle asla tanışmadım. - I've never met anyone who knows as much about Australian history as Tom does.

<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
konusunda

Kimin lider olması gerektiği konusunda bir soru ortaya çıktı. - A question arose as to who should be the leader.

Peşin mi ya da çekle mi ödeyeceği konusunda o hiçbir şey söylemedi. - He didn't say anything as to whether he was going to pay in cash or by check.

<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
-e dair
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
hakkında ise
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
-e göre
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
ise
<span class="word-self">asspan> <span class="word-self">tospan>
gelince

Ne yapılacağına gelince hiç kimse karar veremedi. - Nobody could decide as to what to do.

Kimin kazanacağına gelince bir şanstır; her iki takım da kalite olarak aynıdır. - It's a tossup as to who will win; both teams are about the same in quality.