as much so as those of a dove; as

listen to the pronunciation of as much so as those of a dove; as
İngilizce - Türkçe

as much so as those of a dove; as teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

as much as
olduğu kadar

Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk. - We learned as much as possible about their culture before visiting them.

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
as much as
kadar

Mutluluğun yüzde 90 kadarı tutum, yaşam kontrolü ve ilişkiler gibi unsurlardan geliyor. - As much as 90 percent of happiness comes from elements such as attitude, life control and relationships.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

as much as
kadar çok

Onun Tom'a güvendiği kadar çok Tom Mary'ye güvenmiyor. - Tom didn't trust Mary as much as she trusted him.

Tom onun senin satmaya çalıştığın o zımbırtıya 300 dolar kadar çok harcamaya istekli olduğunu söylüyor. - Tom says he's willing to spend as much as $300 on that gizmo you're trying to sell.

as much as
aynı
as much as
bile
İngilizce - İngilizce

as much so as those of a dove; as teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

as much as
to the same extent; up to the desired amount
as much so as those of a dove; as