as long as

listen to the pronunciation of as long as
İngilizce - Türkçe
1. -diği sürece: You won't get so much as a penny from me as long as I live. Yaşadığım sürece benden bir kuruş bile alamayacaksın. 2
sürece

Rüzgarlı almadığı sürece olur. - It's OK as long as it doesn't get windy.

Sağlıklı kalabildiğim sürece uzun yaşamak isterim. - I want to live as long as I can stay in good health.

şartıyla

Kısa sürede geri gelmen şartıyla dışarı çıkabilirsin. - You may go out as long as you come back soon.

Ucuz olmak şartıyla, herhangi bir saat işimi görür. - As long as it is cheap, any watch will do.

dığı taktirde
yeter ki
hazır
-dikçe
dığı sürece
-mek koşuluyla
takdirde
süresince

İki saat süresince karın içinde otobüsü bekledim. - I waited for the bus in the snow as long as two hours.

-diği sürece
-mek şartıyla
madem ki
boyunca

Hayatım boyunca onunla bir daha görüşmeyeceğim. - I'll never see him again as long as I live.

-dığı sürece
prep.boyunca: ıf.takdirde
sürdükçe
-dıkca
-dıkça
as as
kadar
İngilizce - İngilizce
depending upon some condition or requirement; provided that; if, assuming; so long as

I don't care who you are, where you're from, what you did, as long as you love me —.

while; for some period of time

Stay as long as you like.

so long as, during the time that; since, inasmuch as
as long as

    Heceleme

    as Long as

    Türkçe nasıl söylenir

    äz lông äz

    Eş anlamlılar

    so long as

    Telaffuz

    /ˈaz ˈlôɴɢ ˈaz/ /ˈæz ˈlɔːŋ ˈæz/

    Videolar

    ... stockpile and how we maintain it, the President has said, of course, as long as nuclear weapons ...
    ... and we try to record as long as possible. ...