as a result of

listen to the pronunciation of as a result of
İngilizce - Türkçe
-in sonucu olarak
neticesinde
sonucu olarak

Savaşın bir sonucu olarak, çok sayıda mağdur kaldı. - As a result of the war, a great number of victims remained.

Kaza sonucu olarak birçok yolcu öldü. - As a result of the accident, several passengers were killed.

nedeniyle
yüzünden
in sonucu olarak
sonucunda

Trafik sıkışıklığı sonucunda, onu istasyondan uğurlayamadı. - As a result of a traffic jam, he wasn't able to see her off at the station.

Pakistan'daki bir bombalı saldırı sonucunda yüz on altı kişi öldü. - One hundred and sixteen people died as a result of a bomb attack in Pakistan.

velhasıl
as a result
Sonuç olarak

Sonuç olarak, fiyatlar yükseldi. - As a result, prices rose.

Sonuç olarak yağışlı günlerde içeride top oynarız. - As a result, we play ball inside on rainy days.

after
{s} sonraki

Nagoya'dan sonraki durak nedir? - What's the stop after Nagoya?

Yemekten sonraki konuşmalarında, onlar politikadan bahsettiler. - In their discourse after dinner, they talked about politics.

after
arkasından

Bir grup çocuk tavşanın arkasından koştu. - A bunch of children ran after the rabbit.

Jane geyiğin arkasından elinden geldiği kadar hızlı koştu. - Jane ran after the deer as fast as possible.

after
conj. dikten sonra
after
yüzünden

O açlık ve yorgunluk yüzünden bayıldı, ancak bir süre sonra kendine geldi. - He fainted with hunger and fatigue, but came to after a while.

O, kötü bir soğuk algınlığı yüzünden yatakta olan kızkardeşine baktı. - She looked after her sister, who was in bed with a bad cold.

after
tarihinden sonra
after
in ardından
after
sonrası

Kısa bir mücadele sonrası, onlar kazandı. - After a brief fight, they won.

Ann genellikle okul sonrası tenis oynuyor. - Ann often plays tennis after school.

after
(Askeri) gemicilikte kıça yakın
after
-e rağmen
after
(Bilgisayar) yandaki süre sonunda
after
sonraları

O cumartesi öğleden sonraları ne yapıyor? - What does he do on Saturday afternoons?

Tom Pazartesi öğleden sonraları genellikle çalışmak zorunda değildir. - Tom usually doesn't have to work on Monday afternoons.

as a result
sonuç itibariyle
as a result
sonuç itibarıyla
as a result
sonucu olarak

Birçok kişi depremin sonucu olarak evsiz bırakıldı. - Many people were left homeless as a result of the earthquake.

Savaşın bir sonucu olarak, birçok kişi öldü. - As a result of the war, many people died.

after
den sonra
after
hakkında

Okuldan sonra onun hakkında konuşalım. - Let's talk about it after school.

Biz okuldan sonra her zaman birçok şey hakkında konuştuk. - We always talked about a lot of things after school.

after
-ın ardından/arkasından/peşinden
after
{e} için, yüzünden; -den dolayı
after
{e} göre

Bu öğleden sonra seni tekrar göreceğim. - I'll see you again this afternoon.

Ben bu öğleden sonra Mary'yi göreceğim. - I'm going to see Mary this afternoon.

after
{s} sonra gelen

Fırtınadan sonra gelen sakinlik. - The calm that comes after the storm.

after
(bağlaç) dikten sonra
as the result of
sonucunda
a result of
neticesinde as
after
(sıfat) sonraki, izleyen, sonra gelen
after
(zarf) sonra, daha sonra, ardından, arkasından
İngilizce - İngilizce
as a result of

    Heceleme

    as a re·sult of

    Türkçe nasıl söylenir

    äz ı rizʌlt ıv

    Telaffuz

    /ˈaz ə rēˈzəlt əv/ /ˈæz ə riːˈzʌlt əv/

    Videolar

    ... now are in a state of paralysis as a result of partisan gridlock. If elected in your case, ...
    ... Because I had some money as a result of PayPal, ...