aralık

listen to the pronunciation of aralık
Türkçe - İngilizce
space
gap

The gap between them has narrowed. - Onlar arasındaki aralık daraldı.

interval

The trees are planted at intervals of thirty meters. - Ağaçlar otuz metre aralıkla ekilir.

The volcano erupts at regular intervals. - Volkan düzenli aralıklarla püskürür.

ajar

Leave the door ajar when you go. - Gittiğiniz zaman kapıyı aralık bırakın.

The door to the house was ajar. - Evin kapısı aralıktı.

crack

Tom left the door open a crack. - Tom kapıyı biraz aralık bıraktı.

separation; hiatus
half open
twelfth and final month of the Gregorian calendar
December

In December 1941, the United States was at war. - Aralık 1941 yılında, Amerika Birleşik Devletleri savaştaydı.

I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941. - Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.

band
Dec

I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941. - Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.

He will be back a week from today, that is, on December 10. - O, bugünden itibaren bir hafta sonra geri dönecek, yani, 10 Aralıkta.

space, opening, interval, gap
lacuna
toilet, Brit. water closet
interstice
corridor; passageway
time, interval, moment
ajar, half open
gap , interval
space, opening, interval, gap, aperture; interval, moment; corridor, passageway; (ay) December; ajar, half-open
aperture; time; daylight; gangway; rift
interspace
mus. interval
{i} separation
(Bilgisayar) range from
parenthesis
{i} aperture
{i} time
{i} hiatus
hall
clearance
gauge
(Bilgisayar) kern at
(Mekanik) gate
backlash
differential
interregnum
(Denizbilim) slit
between

I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941. - Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.

The gap between them has narrowed. - Onlar arasındaki aralık daraldı.

remove
half-open
{i} rift
discontinuation
{i} break
intermission
spacing
interim
corridor
range

The human eye is blind to nearly the entire electromagnetic spectrum, except for the very narrow range of light that falls in what we call the visible range. - İnsan gözü görülebilir aralık dediğimiz çok dar ışık aralığı hariç neredeyse tüm elektromanyetik spektrum için kördür,

Even though Tom eats mostly junk food, he rarely gets sick and his BMI is in the normal range. - Tom çoğunlukla abur cubur yese de, nadiren hastalanır ve Vücut Kitle İndeksi normal aralıktadır.

discontinuanceation
span
juncture
{i} gangway
tone
(Nükleer Bilimler) clearence
{i} daylight
aralık ayı
December
aralık bırakmak
space
aralık içinde
(Bilgisayar) in range
aralık bırakmak
interspace
aralık bırakmak
1. to leave a space. 2. to leave ajar, leave half open
aralık bırakmak
to half close, to leave ajar
aralık dalgası
back wave
aralık dağılması
gap scatter
aralık etmek
to leave ajar
aralık etmek
to open (something) part way
aralık karakteri
gap character
aralık mastarı
block gauge
aralık oyunu
a small performance given between two acts of a play
aralık rölesi
distance relay
aralık sayısı
gap digit
aralık tuşu
spacer
aralık tuşu
space bar
aralık vermek
to take a break (from), stop (doing something) for a while
aralık yapmak
space out
artık aralık
(Muzik) augmented interval
her yıl 25 Aralık tarihinde İsa'nın doğumunun kutlanıldığı Hristiyan bayramı
Christmas
dar aralık
slit
aralıklar
(Bilgisayar) intervals

I visit my friend's house at intervals. - Ben arkadaşımın evinini aralıklarla ziyaret ederim.

The volcano erupts at regular intervals. - Volkan düzenli aralıklarla püskürür.

dikey aralık
(Bilgisayar) vertical spacing
hilal şekilli aralık
lunette
normal aralık
(Otomotiv) normal range
yatay aralık
(Bilgisayar) horizontal spacing
yirmi altı aralık
boxing day
aralıklar
distances
aralıklar
gaps
bir aralık
a range
bir ara/aralık
1. at one point, for a while, for a short period. 2. when one has a free moment, when one has a chance: Bir ara bana uğrayıver. Drop by when you have a free moment
do ile fa arasındaki aralık
fourth
eksenel aralık
axial distance
en az aralık kodu
(Bilgisayar,Teknik) minimum distance code
güven aralık kestirimi
confidence interval estimation
hilâl şeklindeki aralık
lunette
ikinci aralık
(Bilgisayar) second range
ortalama aralık
mean range
sınırsız aralık
(Matematik) unbounded interval
toplam aralık
total range
yirmibeş aralık
Christmas day
yirmibeş aralık
Christmas
çift aralık
double space
çok aralık
gaping
aralık