zusammengekommen

listen to the pronunciation of zusammengekommen
الإنجليزية - التركية

تعريف zusammengekommen في الإنجليزية التركية القاموس.

met
karşılaşılan
met
karşılaşılmış
assembled
toplanan
assembled
çatma
assembled
mecmu
assembled
toplanmış
gathered together
mecmu
met
(Meteoroloji) git

Ben Tokyo'ya gittiğim zaman ona rastladım. - When I went to Tokyo, I met him.

Boston'a hiç gitmediysen Tom'la tanışamazdın. - If you had never gone to Boston, you wouldn't have met Tom.

met
buluşulmuş
got together
toplan
met
tanışılmış
accrued
gerçekleştirdi
assembled
toplandı

Kulüp üyeleri toplantı salonunda toplandı. - The club members assembled in the meeting room.

Öğrenciler sınıfta toplandı. - The students assembled in the classroom.

assembled
Toplama, farklı yerlerden parça parça toplanılmış
accrued
{f} gerçekleş: adj.gerçekleşmiş
accrued
gerçekleş
assembled
toplan

Kalabalık postanenin önünde toplandı. - The crowd assembled in front of the post office.

Kulüp üyeleri toplantı salonunda toplandı. - The club members assembled in the meeting room.

ألمانية - الإنجليزية