zurückgegangen

listen to the pronunciation of zurückgegangen
الإنجليزية - التركية

تعريف zurückgegangen في الإنجليزية التركية القاموس.

diminished
{s} azaltılmış
decreased
azalan
decreased
azalmış

Üniversitenin bağışı son on yılda giderek azalmıştır. - The university's endowment has decreased steadily over the last ten years.

Bu köyün nüfusu azalmıştı. - The population of this village had decreased.

diminished
küçültülmüş
diminished
azaltılan
decreased
{f} azal

Satışlar bugünlerde azaldı. - Sales have decreased these days.

İlaç onun acısını azalttı. - The medicine decreased his pain.

diminished
{f} azal

Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır. - The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened.

Savaş ülkenin zenginliği azalttı. - The war diminished the wealth of the country.

diminished
konik
fallen
düşmüş

Düşmüş bir kaya onun yolunu kapadı. - A fallen rock barred his way.

Eğer onu kolundan yakalamasaydı, göletin içine düşmüş olacaktı. - She would have fallen into the pond if he had not caught her by the arm.

declined
reddedildi

Ben kişisel nedenler için reddedildim. - I declined for personal reasons.

Tom'un teklifi reddedildi. - Tom's offer was declined.

diminished
azalt(mak)
diminished
{s} düşürülmüş
diminished
{f} azalt: adj.azaltılmış
diminished
{f} azal: adj.azaltılmış
diminished
azalt

Bir insanın haklarının tehdit edildiğinde, her insanın hakları azaltılır. - The rights of every man are diminished when the rights of one man are threatened.

Savaş ülkenin zenginliği azalttı. - The war diminished the wealth of the country.

dipped
(Hayvan Bilim, Zooloji) aşırı eğik belkemiği olan
fallen
{s} yeryüzüne inmiş