Su basıncı borunun patlamasına neden oldu.
- The water pressure caused the pipe to burst.
Şükran Günü'nden bir önceki gün süpermarketler patlamaya hazır.
- The day before Thanksgiving, the supermarkets are full to bursting.
Bizim su boruları patlamış.
- Our water pipes burst.
Onların hepsi gülmekten patladılar.
- They all burst out laughing.
Tom birden gülmeye başladı.
- Tom burst out laughing.
Tom birden kahkahayı patlattı.
- Tom suddenly burst out laughing.
I printed the report on formfeed paper then burst the sheets.
Like hungry dogs who have sniffed their meat, the mob bursts in, trampling down the women who sought to bar the entrance with their bodies.