Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
Sesi dinlemek için hoş.
- Her voice is pleasant to listen to.
Dinledim fakat hiçbir şey duymadım.
- I listened, but I didn't hear anything.
Klasik müzik dinlemeyi severim.
- I like to listen to classical music.
O, öğretmene hiç kulak vermez.
- He never listens to the teacher.
Baylar bayanlar, görüşüme kulak vermenizi istiyorum.
- Ladies and gentlemen, I would like you to listen to my opinion.
Radyo dinlemek ister misin?
- Do you want to listen to the radio?
Radyo dinlemek hoşuma gidiyor.
- I like listening to the radio.
Klasik müzik dinlemeyi severim.
- I like to listen to classical music.
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
Will you listen to me for a few minutes?
- Wollen Sie mir ein paar Minuten zuhören?
If you would talk less and listen more, you might learn something.
- Wenn du weniger reden und mehr zuhören würdest, würdest du wahrscheinlich etwas lernen.
I like to listen to music.