Ring the bell when you want me.
- Beni istediğiniz zaman zili çalın.
She was just about to take a bath when the bell rang.
- Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
Tom rang the doorbell.
- Tom kapı zilini çaldı.
I heard the front doorbell ring.
- Ön kapı zilinin çaldığını duydum.
Just after putting away the dishes, Joan heard the doorbell ring.
- Tam bulaşıkları kaldırdıktan sonra, Joan kapı zilinin çaldığını duydu.
Ring the bell when you want me.
- Beni istediğiniz zaman zili çalın.
Tom pressed the buzzer three times.
- Tom üç defa zile bastı.
Tom changed the ringtone on his phone.
- Tom telefonundaki zil sesini değiştirdi.
I heard the sound of a ringing bell.
- Çalan bir zil sesi duydum.
Zil zurna sarhoş gelir, gık diyeni öldüresiye dövermiş.- A. İlhan.