yuvalanmak

listen to the pronunciation of yuvalanmak
التركية - الإنجليزية
(for an unwanted group) to get established in, establish themselves in (a place)
to get married and settle down; to set up housekeeping
nest
yuvala
(Bilgisayar) dock
yuvalanma
(Dilbilim) nesting
yuvala
nest

The cranes tend to make their nests in the bell towers of churches. - Turnalar yuvalarını kilisenin çan kulelerine yapmaya eğilimliler.

Northern flying squirrels often share nests during the winter. - Kuzeyden uçan sincaplar genellikle kış aylarında yuvalarını paylaşır.

التركية - التركية
Ev bark, yuva sahibi olmak, yuva kurmak
Bir yerde birikmek, toplanmak
Silâh, görünmeyecek bir biçimde gizlenmek
yuvalanma
Yuvalanmak işi
yuvalanmak
المفضلات