Bacon and eggs is his order.
- Onun siparişi pastırma ve yumurtadır.
What came first? The egg or the hen?
- Hangisi ilk olarak geldi? Yumurta mı yoksa tavuk mu?
The shell of an egg is easily broken.
- Bir yumurta kabuğu kolayca kırılır.
My daughter likes egg yolks.
- Kızım yumurta sarısını seviyor.
Is eating egg yolks really that unhealthy?
- Yumurta sarısı yemek gerçekten o kadar sağlıksız mi?
You know that I don't like eggs.
- Yumurtaları sevmediğimi biliyorsun.
Did you forget to buy eggs?
- Yumurtaları satın almayı unuttun mu?
For my breakfast today: fried egg on toast with cheese.
- Bugünkü kahvaltım: peynirli tost üzerine sahanda yumurta.
My son does not like fried egg.
- Oğlum sahanda yumurtayı sevmez.
Did you know that rotten eggs float?
- Çürük yumurtaların yüzdüğünü biliyor muydun?
Last one in is a rotten egg.
- Sona kalan çürük yumurta.