The tower rose up against the blue sky.
- Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi.
The index rose 4% from the preceding month.
- Endeks bir önceki aya göre % 4 yükseldi.
The unemployment rate went up to 5% because of the recession.
- İşsizlik oranı durgunluktan dolayı %5'e yükseldi.
A cheer went up from the audience.
- Seyircilerden bir tezahürat yükseldi.
Prices continued to rise.
- Fiyatlar yükselmeye devam etti.
Prices are still on the rise.
- Fiyatlar hâlâ yükseliştedir.
The tree was so tall that it towered over the garden wall.
- Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi.
My grades at school have gone up.
- Okulda notlarım yükseldi.
The cost of living has gone up.
- Yaşamanın maliyeti yükseldi.
The cost of living has risen.
- Yaşamanın maliyeti yükseldi.
The exchange rate for the yen against the dollar has risen.
- Yen için döviz kuru dolar karşısında yükseldi.
The yen is rising and the dollar is falling.
- Yen yükseliyor dolar düşüyor.
The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.
- Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu.
The tree was so tall that it towered over the garden wall.
- Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi.
The tower rose up against the blue sky.
- Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi.
As global warming increases, sea levels get higher and higher.
- Küresel ısınma artarken deniz seviyesi gittikçe yükseliyor.
Every time cigarettes go up in price, many people try to give up smoking.
- Her zaman sigara fiyatları yükseliyor, çok sayıda insan sigara içmeyi bırakmaya çalışıyor.
Prices will continue to go up.
- Fiyatlar yükselmeye devam edecek.