yolculuk etme

listen to the pronunciation of yolculuk etme
التركية - الإنجليزية
trekking
peregrination
yolculuk etmek
travel

Tom doesn't want to travel alone. - Tom yalnız başına yolculuk etmek istemiyor.

I want to travel with you. - Seninle yolculuk etmek istiyorum.

yolculuk etmek
ride
yolculuk etmek
take a trip
yolculuk etmek
travel by

Do you like to travel by yourself? - Tek başına yolculuk etmekten hoşlanır mısın?

yolculuk et
{f} trekking
yolculuk et
travel along with
yolculuk et
travel by
yolculuk etmek
peregrinate
yolculuk etmek
itinerate
yolculuk etmek
ride in
yolculuk et
itinerate
yolculuk etmek
traffic
yolculuk etmek
to travel

He likes to travel. I do, too. - O yolculuk etmekten hoşlanır. Ben de.

Is it possible to travel at such a high speed? - Böyle yüksek bir hızda yolculuk etmek olanaklı mı?

yolculuk etmek
to travel, to journey yolculuk yapmak
yolculuk etmek
voyage
yolculuk etmek
take a journey
yolculuk etmek
{f} journey
التركية - التركية

تعريف yolculuk etme في التركية التركية القاموس.

yolculuk etmek
Bir yerden başka bir yere gitmek
yolculuk etme
المفضلات