yirmi beş

listen to the pronunciation of yirmi beş
التركية - الإنجليزية
Twenty-five

I did twenty-five projects in just one month. - Sadece bir ay içinde yirmi beş proje yaptım.

Because she is twenty-five years old, she gets married. - Yirmi beş yaşında olduğu için evlendi.

yirmibeş
twenty five

The avalanche was traveling at twenty five miles an hour. - Çığ saatte yirmibeş mil yol alıyordu.

yirmi beş
المفضلات