Even so ... she didn't have to slap me!
- Yine de... bana tokat atmak zorunda değildi!
It is nevertheless a good sentence.
- O yine de iyi bir cümle.
It's just five in the morning, but nevertheless it is light out.
- Henüz sabahın beşiydi ama yine de aydınlıktı.
Tom and Mary argue a lot, but they still get along quite well together.
- Tom ve Mary çok tartışırlar ama yine de birlikte oldukça iyi geçinirler.
Tom did the best he could, but he still wasn't able to pass the course.
- Tom elinden geleni yaptı, ama yine de dersleri geçemedi.
It was raining. However, they still went on their school trip.
- Yağmur yağıyordu. Ancak onlar yine de okul gezilerine devam ettiler.
I can't, however, agree with your opinion.
- Yine de, fikrine katılamıyorum.
You may not believe it, but it is nonetheless true.
- Sen buna inanmayabilirsin, ama yine de doğru.
Most jellyfish stings aren't deadly, but many are pretty painful nonetheless.
- Çoğu denizanası sokmaları ölümcül değil ama çoğu yine de oldukça ağrılıdır.
The sun was shining, yet it was cold.
- Güneş parlıyordu, yine de hava soğuktu.
You will yet regret it.
- Yine de ona pişman olacaksın.
Peter didn't come after all.
- Peter yine de gelmedi.
I tried many things but failed after all.
- Ben çok şey denedim fakat yine de başarısız oldum.
You can probably guess what happens though.
- Yine de büyük olasılıkla ne olacağını tahmin edebilirsin.
Though he was poor, he was nonetheless happy.
- Fakir olmasına rağmen, o yine de mutluydu.
That has been my experience anyhow.
- O yine de benim tecrübemdi,
He never did his work anyhow.
- Yine de o işini asla yapmadı.
My wife has faults. None the less, I love her.
- Karımın hataları var. Yine de, ben onu seviyorum.
He is rude, but I love him all the same.
- O kaba fakat yine de onu severim.
I asked him not to go, but he left all the same.
- Ona gitmemesini rica ettim, fakat yine de gitti.
Tom didn't feel well, but he went to work anyway.
- Tom iyi hissetmiyordu ama yine de işe gitti.
Let's hope for the best anyway.
- Hayırlısı diyelim yine de.
At any rate, I can go out when it stops raining.
- Yine de, yağmur durduğunda dışarı çıkabilirim.
It's just five in the morning, but nevertheless it is light out.
- Henüz sabahın beşiydi ama yine de aydınlıktı.
Our trip was long, difficult and dangerous. We're just happy to be back home in one piece.
- Yolculuğumuz; uzun, çetin ve tehlikeliydi. Yine de evlerimize sağ salim döndüğümüz için mutluyuz.