yetinme

listen to the pronunciation of yetinme
التركية - الإنجليزية

تعريف yetinme في التركية الإنجليزية القاموس.

yetinmek
settle
yetinmek
to be contented with, to content oneself with
yetinmek
make do

You'll have to make do with what you've got. - Sahip olduğunla yetinmek zorunda kalacaksın.

You will have to make do with what we have. - Sahip olduklarımızla yetinmek zorunda kalacağız.

yetinmek
to be contented with
yetinmek
be contented with
yetinmek
contented with
azla yetinme
thriftiness
azla yetinme
thrift
yetinmek
make shift
yetinmek
confine oneself to
yetinmek
content oneself
yetinmek
do with

You'll have to make do with what you've got. - Sahip olduğunla yetinmek zorunda kalacaksın.

You will have to make do with what we have. - Sahip olduklarımızla yetinmek zorunda kalacağız.

yetinmek
to be content with, be satisfied with
yetinmek
content oneself with
yetinmek
without
التركية - التركية
Yetinmek işi, kanaat, iktifa
Yetinmek
(Hukuk) İKTİFA OLMAK
Yetinmek
kanaat etmek
Yetinmek
kalmak
yetinmek
Bir şeyi kendisi için yeter bularak daha çoğuna gerek görmemek, daha çoğunu istememek, kanaat etmek, iktifa etmek: "Çaydan hazzetmez, sabah kahvaltılarında dahi kahveyle yetinir."- A. İlhan
yetinmek
Bir şeyi kendisi için yeter bularak daha çoğuna gerek görmemek, daha çoğunu istememek, kanaat etmek, iktifa etmek
yetinme
المفضلات