yes; really; that and more

listen to the pronunciation of yes; really; that and more
الإنجليزية - التركية

تعريف yes; really; that and more في الإنجليزية التركية القاموس.

yea
olumlu oy veren kimse
yea
olumlu oy
yea
kabul oyu
yea
olumlu yanıt
yea
{ü} Yaşa!/Ole!: Yea, Galatasaray! Cim bom bom!
yea
evet

Oh evet, ben tamamen katılıyorum. - Oh yeah, I totally agree.

Evet, yarın izne çıkacağım. - Yeah, I'm going to take tomorrow off.

yea
{i} olumlu cevap
yea
bir de

Gözlem gücüyle ilgili bir deneyde, Tom evinde iki yıldır oturmasına rağmen, oturma odasının duvarında asılı resimlerin hiçbirini tarif edemedi. - During an experiment on powers of observation, Tom was unable to describe any of the pictures hanging on his living room wall, despite having lived in his unit for two years.

1796 yılında, Amerikan siyasetinde bir değişim gördüm. - The year 1796 saw a change in American politics.

yea
bundan başka
yea
(isim) olumlu cevap, evet oyu
yea
gerçekten

Yıllardır bana yaptığın yardımı gerçekten takdir ediyorum. - I really appreciate the help you've given me over the years.

Kaza gerçekten geçen yıl mı oldu? - Did that accident really happen last year?

yea
ayrıca

O, iki yıllığına yurt dışında eğitim görme ayrıcalığına sahipti. - He had the privilege of studying abroad for two years.

2015 uluslararası toprak yılı ve ayrıca uluslararası ışık yılıydı. - 2015 was the International Year of Soil and also the International Year of Light.

الإنجليزية - الإنجليزية
yea