They have located Tom.
- Onlar Tom'u yerleştirdi.
Antennas should be placed on the highest part of the building, preferably.
- Antenler tercihen binanın en yüksek kısmına yerleştirilmeli.
The college has a placement bureau for students.
- Üniversitede öğrenciler için bir yerleştirme bürosu vardır.
The final piece was placed in the puzzle.
- Son parça bulmacaya yerleştirildi.
The computer is placed to the left of the women.
- Bilgisayar kadınların sol tarafına yerleştirildi.
The computer is placed to the left of the women.
- Bilgisayar kadınların sol tarafına yerleştirildi.
When their leader died, they placed his body in a large tomb.
- Liderleri öldüğünde, onun vücudunu büyük bir mezara yerleştirdiler.
Tom refused to settle down.
- Tom yerleşmeyi reddetti.
Tom is ready to settle down and start a family.
- Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır.
Tom is ready to settle down and start a family.
- Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır.
Tom says that he wants to settle down.
- Tom yerleşmek istediğini söylüyor.
He settled down in his native country.
- Anavatanına yerleşti.
He settled down in his armchair to listen to the music.
- O, müzik dinlemek için koltuğuna yerleşti.
They are planning to settle in New Zealand.
- Yeni Zelandaya yerleşmeyi planlıyorlar.
They decided to settle in a suburb of London.
- Londra'nın bir banliyösüne yerleşmeye karar verdiler.
This is residential property.
- Burası yerleşim bölgesidir.
A factory is not suitable for a residential district.
- Bir fabrika, bir yerleşim bölgesi için uygun değildir.