yenilenme

listen to the pronunciation of yenilenme
التركية - الإنجليزية
innovation
renewal
regeneration
yenilenme oranı
(Denizbilim) flushing rate
yenilenme ürünü
(Denizbilim) replacement yield
kentsel yenilenme
urban renewal
yenile
(Bilgisayar) refresh

Did you refresh the page? - Sayfayı yeniledin mi?

Can someone refresh my memory? - Birisi hafızamı yenileyebilir mi?

yenile
recondition
yenile
renew

Tom wasn't sure they would renew his visa. - Tom onların onun vizesini yenileyeceklerinden emin değildi.

I had my driver's license renewed last month. - Ehliyetimi geçen ay yenilettim.

yenile
make new
yenile
{f} renovated

My neighbour totally renovated his house. - Komşum evini tamamen yeniledi.

You renovated a house. - Sen bir evi yeniledin.

yenile
restore

I feel completely restored after a week in the country. - Ülkede bir haftadan sonra tamamen yenilenmiş hissediyorum.

The Japanese fiscal authorities are weighing measures to restore public confidence in their economic management. - Japon mali otoriteleri ekonomik yönetimlerinde ulusal güveni yenilemek için önlemleri tartıyorlar.

yenile
{f} reconditioned
yenile
renovate

My neighbour totally renovated his house. - Komşum evini tamamen yeniledi.

You renovated a house. - Sen bir evi yeniledin.

yenile
{f} renewed

I had my driver's license renewed last month. - Ehliyetimi geçen ay yenilettim.

Curtains and carpets were renewed. - Perdeler ve halılar yenilenmişti.

yenile
update
yenile
remould
yenile
redo
yenile
retread
yenilenmek
to be replaced with someone new
yenilenmek
to be renovated, be renewed, be restored
yenilenmek
to be replaced with something new
yenilenmek
to be repeated, be reiterated
yenilenmek
rejuvenesce
yenilenmek
regenerate
yenilenmek
(for a contract) to be renewed
yenilenmek
renew
التركية - التركية
Yenilenmek işi
rejenerasyon
kabuk değiştirme
yenilenmek
Bir iş bir kez daha yapılmak, tekrarlanmak
yenilenmek
Bir şeyin yerine yenisi konulmak
yenilenme
المفضلات