Gerçekten yüksek sesle bağırmak zorunda mıydın?
- Did you really have to yell that loud?
Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez.
- Yelling and screaming is not going to get you anywhere.
Mary onun kızına bağırmakla ilgili kendini suçlu hissetti.
- Mary felt guilty about yelling at her daughter.
Tom sadece bağırmaya devam etti.
- Tom just kept yelling.
Dan çığlık atıp bağırıyordu.
- Dan was screaming and yelling.
Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez.
- Yelling and screaming is not going to get you anywhere.
Dan çığlık atıp bağırıyordu.
- Dan was screaming and yelling.
Tom çığlık atıyordu ve bağırıyordu.
- Tom was screaming and yelling.
He yelled directions to the party from the car.
The boy’s father yelled at him for lying to him about cleaning up the mess.''.
Hurry, he yelled silently to the pilot. Hurry!.