التركية - الإنجليزية
تعريف yeşillikler في التركية الإنجليزية القاموس.
- greens
- plural form of green
- The leaves of certain edible green plants, especially of brassicas, eaten as a vegetable
- Third-person singular simple present indicative form of green
- A variety of vegetables are classified as greens, broccoli raab, kale, mustard or turnip greens, spinach, collards, chard, dandelions, escarole, and so on Look for bright, crisp, firm leaves with no wilting, dry, or yellowing leaves
- Any vegetables eaten by humans, regardless of colour
- {i} vegetables (usually green-leafy vegetables)
- Colloquial: See: Unreviewed
- Plural of green
- The Unit nickname for our Sharpshooter uniform
- What the originally sculpted minis are called (from which the production molds are made) Named after the fact that the miniatures are sculpted in "green stuff," the two part expoxy putty that turns green when mixed
- any of various leafy plants or their leaves and stems eaten as vegetables
- nitrogen rich compost materials (usually wet)
- a type of food for composting microbes It is fresh (and often green) plant material such as kitchen scraps, coffee grounds, and weeds Greens are important providers of nitrogen in the composting process Top
- yeşil
- green
Apples are red or green.
-Elmalar kırmızı veya yeşildir.
Colorless green ideas sleep furiously.
-Renksiz yeşil fikirler öfkeli uyur.
- yeşillik
- foliage
- yeşillik
- {i} greenery
There is less crime in apartment buildings surrounded by trees and greenery.
-Ağaçlar ve yeşillikler tarafından çevrili apartmanlarda daha az suç var.
- yeşillik
- {i} greens
- yeşillik
- vegetation
- yeşillik
- {i} green
There is less crime in apartment buildings surrounded by trees and greenery.
-Ağaçlar ve yeşillikler tarafından çevrili apartmanlarda daha az suç var.
- yeşillik
- green space
- yeşillik
- meadow
- yeşillik
- greenness
- yeşillik
- green vegetables
- yeşillik
- herb garden
- yeşillik
- grassiness
- yeşil
- {s} verdant
- yeşillik
- leafage
- yeşil
- slang dollar, greenback
- yeşil
- green, green in color
- yeşil
- unripe, green (fruit, vegetable)
- yeşil
- green, the color green
- yeşil
- (Madencilik) grn (green)
- yeşillik
- green grass
- yeşillik
- green vegetables, greens
- yeşillik
- viridity
- yeşillik
- greenness; greens, green vegetables; meadow, green; foliage
- yeşillik
- herbage
- yeşillik
- potherb
- yeşillik
- verdancy
- yeşillik
- green place, place full of green plants
- yeşillik
- greenstuff
- yeşillik
- mead
- yeşillik
- soilage
- yeşillik
- verdure
- yeşillik
- silage
- yeşillik
- virescencu
- yeşillik
- viridescence
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف yeşillikler في التركية التركية القاموس.
- yeşil
- Sarı ile mavinin karışmasından ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk: "Memleket isterim / Gök mavi, dal yeşil / Tarla sarı olsun / Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun."- C. S. Tarancı
- Yeşil
- cığa
- Yeşillik
- (Osmanlı Dönemi) HUDRET
- Yeşillik
- (Osmanlı Dönemi) İSPERGAM
- Yeşillik
- (Osmanlı Dönemi) HUDR
- Yeşillik
- (Osmanlı Dönemi) IHDIRAR
- yeşil
- Kurumamış, taze (sebze)
- yeşil
- Kurumamış, taze
- yeşil
- Bu renkte olan: "Önümüzde yeşil yamaçlar görününce biraz keyiflendik."- H. E. Adıvar
- yeşil
- Olmamış, ham
- yeşil
- Sarı ile mavinin karışmasından ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk
- yeşil
- Olmamış, ham (meyve)
- yeşil
- Bu renkte olan
- yeşillik
- Yeşil olma durumu
- yeşillik
- Yeşil bitkileri çok olan yer
- yeşillik
- Yeşil ot
- yeşillik
- Marul, salatalık gibi çiğ yenen sebze