yazıları

listen to the pronunciation of yazıları
التركية - الإنجليزية
writings

Little by little, you will notice improvement in your writings. - Yavaş yavaş, kendi yazılarındaki iyileşmeyi fark edeceksin.

Without knowing the original language of the holy writings, how can you rely on your interpretations about them? - Kutsal yazıların orijinal dilini bilmeden, nasıl onlar hakkındaki yorumlarına güvenebilirsin?

{n} conveyances of lands, any written paper
plural of writing
· Bob · AJW · Dict
{i} printed works, manuscripts
   the third part of the Hebrew Scriptures, after the Law (Torah) and Prophets The Writings consisted of Psalms, Proverbs, Job, The Song of Songs, Ruth, Lamentations, Ecclesiastes, Esther, Daniel, Ezra, Nehemiah, and 1 and 2 Chronicles
the third of three divisions of the Hebrew Scriptures
A list of writings attested for the word, each contained in a wr element Cross-references from each writing to the headword are generated automatically from this field In phase 3, we will enter known writings manually in this field to facilitate concordancing In phase 4, we will cross-validate from orthographies in references to the list of writings given in the header in order to ensure the completeness of the writings field
yazı
article

I'm writing an article for the school newspaper. - Okul gazetesi için bir makale yazıyorum.

I am writing articles about strikes. - Grevler hakkında makaleler yazıyorum.

yazı
writing

You really should get this agreement down in writing. - Gerçekten bu anlaşmayı yazılı olarak kayıt altına almanız gerekir.

She is writing a letter now. - O şimdi bir mektup yazıyor.

yazı
script

I can't read handwritten script, so could you please write it in printed script? - Ben el yazılı senaryoyu okuyamam, bu nedenle bunu kitap harfleriyle yazar mısınız?

Today I watched a play of a script written by a friend. - Bugün senaryosu bir arkadaş tarafından yazılmış bir oyun izledim.

yazı
{i} inscription

Layla had religious inscriptions in her business card. - Leyla'nın kartvizitinde dini yazılar vardı.

The inscription carved into the rock is from the sixth century B.C. - Kayaya oyulmuş yazıt milattan önce altıncı yüzyıldandır.

yazı
essay

It took me 2 hours to finish the essay. - Yazıyı bitirmek 2 saatimi aldı.

I have attempted to create a good essay which utilizes my Japanese, but my professor said that much of it was incorrect and that I have to do it all over again. - Japoncam için faydalı olacak güzel bir yazı hazırlamaya çalıştım, ama öğretmenim yazıda epey yanlışlar olduğunu ve yeni baştan yazmam gerektiğini söyledi.

yazı
(Bilgisayar) story

This is a story written in simple English. - Bu, basit İngilizce ile yazılmış bir hikaye.

This story was written by my friend. - Bu hikaye arkadaşım tarafından yazıldı.

yazı
composition

Her composition is very good except for a few errors in spelling. - Onun kompozisyonu birkaç yazım hatası dışında çok iyi.

Her composition is very good except for two or three spelling errors. - İki ya da üç yazım hatası hariç onun kompozisyonu çok iyi.

yazı
transcript
yazı
(Ticaret) scrip

Tom, do you know what kind of script this is? Probably Tibetan, but I can't read a bit of it. - Tom, bunun ne tür bir yazıt olduğunu biliyor musun? Muhtemelen Tibet, ama ondan bir parça okuyamıyorum.

Today I watched a play of a script written by a friend. - Bugün senaryosu bir arkadaş tarafından yazılmış bir oyun izledim.

yazı
(Bilgisayar) stories

Tom writes short stories. - Tom kısa öyküler yazıyor.

The stories written by Amy Church are all interesting. - Amy Church tarafından yazılmış hikayeler ilginçtir.

yazı
caption
yazı
contribution
yazı
paper

Give me some paper to write on. - Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin.

Please write the answer on this piece of paper. - Lütfen cevabı bu kâğıt parçasına yazınız.

yazı
superscription
yazı
typo

I don't ever try to be sloppy. But I have to admit, I'm notorious for making unintentional typos. - Özensiz görünmeye çalışmıyorum asla, ama itiraf etmeliyim ki, istemeden yaptığım yazım hatalarıyla adım çıkmıştır.

Spellchecking will usually catch most of your typos. - Yazım denetimi genellikle yazım hatalarınızın çoğunu yakalayacaktır.

yazı
writ

Please write the answer on this piece of paper. - Lütfen cevabı bu kâğıt parçasına yazınız.

She is writing a letter now. - O şimdi bir mektup yazıyor.

filmin sonundaki tanıtma yazıları
credit titles
filmin sonundaki tanıtma yazıları
credits
gazetedeki yazıları ile atışmak
joust
ingiliz mahkum yazıları
english prisoners' writings
mahkum yazıları
prisoners' writings
yazı
writing, act of writing
yazı
writing; article" " makale; destiny, fate" " kader, yazgı, alınyazısı; (parada) tail
yazı
handwriting; calligraphy
yazı
scriptural
yazı
alphabet

English is written with a Latin alphabet. - İngilizce, Latin alfabesiyle yazılır.

Egyptian began to be written using the Greek alphabet in the 1st century. - Mısır dili 1.yüzyılda Yunan alfabesi kullanarak yazılmaya başladı.

yazı
fate, destiny
yazı
article (in a newspaper or magazine)
yazı
Scripture

In the Middle Ages, anyone who'd oppose to the Holy Scriptures was murdered. - Orta çağlarda, Kutsal Yazılara karşı çıkan herhangi biri öldürüldü.

yazı
piece of writing, writing
yazı
clerical
yazı
lettering
yazı
black and white
yazı
tail

Heads I win, tails you lose. - Turalar ben kazanırım, yazılar sen kaybedersin.

yazı
writings

There were a lot of writings about homosexuality. - Eşcinsellikle ilgili birçok yazılı eser vardı.

Without knowing the original language of the holy writings, how can you rely on your interpretations about them? - Kutsal yazıların orijinal dilini bilmeden, nasıl onlar hakkındaki yorumlarına güvenebilirsin?

ıbrani felsefesi yazıları
cabbala
ıbrani felsefesi yazıları
cabala
ıbrani felsefesi yazıları
Kabala
ıbrani felsefesi yazıları
Kabbala
التركية - التركية

تعريف yazıları في التركية التركية القاموس.

Yazı
hat
Yazı
(Osmanlı Dönemi) TENUFE
Yazı
(Osmanlı Dönemi) BELKA'
Yazı
(Osmanlı Dönemi) SAHRA
Yazı
kalem
Yazı
(Osmanlı Dönemi) TENUK
Yazı
(Osmanlı Dönemi) MEVMAT
Yazı
(Osmanlı Dönemi) SİDA'
yazı
Anlam, sanat veya biçim bakımından yazılan şey, makale
yazı
Düşünceyi tespite yarayan işaretler düzeni, alfabe
yazı
Harfleri yazma biçimi
yazı
Alın yazısı, yazgı
yazı
Herhangi bir harf düzeninde biçim ve sanat bakımından özellik gösteren tür
yazı
Herhangi bir konuda yazılmış bilim, düşünce ve sanat ürünü: "İstiklal Harbi'nde millî duyguları aksettiren ümit ile dolu yazılarını hâlâ unutmadık."- O. S. Orhon
yazı
Düz yer, ova, kır
yazı
Herhangi bir konuda yazılmış bilim, düşünce ve sanat ürünü
yazı
Düşüncenin belli işaretlerle tespit edilmesi, yazmak işi
yazı
Anlam, sanat veya biçim bakımından yazılan şey, makale: "İlk yazı denemelerim için gazete bulmaya çalışıyorum."- F. R. Atay
yazı
Ova
yazı
Düşüncenin belli işaretlerle tespit edilmesi, yazma işi
yazı
Metal paraların üzerinde değeri yazılan yüzü
yazı
Bilinen yazıdan ayrı olan anlatım aracı
yazıları
المفضلات