An unpublished work is like an undelivered present.
- Yayınlanmamış bir çalışma, teslim edilmemiş bir hediye gibidir.
I have three unpublished manuscripts.
- Yayınlanmamış üç tane el yazmam var.
This local newspaper is published once a week.
- Bu yerel gazete, haftada bir yayınlanır
Professor White published his first book last year.
- Profesör White, geçen yıl ilk kitabını yayınlandı.
He issued his report in September, 2000.
- Raporunu Eylül, 2000'de yayınladı.
The weather service has issued a severe weather warning.
- Hava hizmeti şiddetli hava uyarısı yayınladı.
That program is broadcast every other week.
- O program iki haftada bir yayınlanır.
That TV station broadcasts only movies.
- O TV istasyonu sadece film yayınlamaktadır.