yargılanan

listen to the pronunciation of yargılanan
التركية - الإنجليزية
judged
Simple past tense and past participle of judge
past of judge
yargılanan sanık
prisoner at the bar
yargıla
{f} judge

Making such a judgement may lead to wrong ideas. - Öyle bir yargılama yapmak yanlış fikirlere yönlendirebilir.

You cannot judge a person if you don't know him well. - Eğer onu iyi tanımıyorsan, bir kişiyi yargılayamazsın.

yargılananlar
(Kanun) those prosecuted
yargılanan
المفضلات