I didn't tell him the truth because I was afraid of hurting his feelings.
- Ona gerçekleri söylemedim çünkü duygularını yaralamaktan korktum.
A number of tourists were injured in the accident.
- Kazada çok sayıda turist yaralandı.
Ten people were slightly injured in the accident.
- On kişi kazada hafif yaralandı.
No one else was injured.
- Başka hiç kimse yaralanmadı.
A number of tourists were injured in the accident.
- Kazada çok sayıda turist yaralandı.
Was anybody else hurt?
- Başka kimse yaralandı mı?
Fortunately, no one was hurt.
- Allahtan, kimse yaralanmadı.
The soldier was wounded in the leg and couldn't move.
- Asker bacağından yaralanmıştı ve hareket edemiyordu.
Six hundred thousand men were killed or wounded.
- Altı yüz bin asker öldürüldü veya yaralandı.
Six hundred thousand men were killed or wounded.
- Altı yüz bin asker öldürüldü veya yaralandı.
Thousands were killed or wounded.
- Binlerce insan öldürüldü veya yaralandı