Only four horses competed in the race.
- Sadece dört at yarışta yarıştı.
One hundred and fifty people entered the marathon race.
- Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
A fast child may win the race, but even a slow child can compete.
- Hızlı bir çocuk yarışı kazanabilir fakat yavaş bir çocuk bile yarışabilir.
Only four horses competed in the race.
- Sadece dört at yarışta yarıştı.
The wrestler had his right leg broken in a bout.
- Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.
Nobody can compete with that.
- Hiç kimse onunla yarışamaz.
We can't compete with that.
- Biz onunla yarışamayız.
He wants to participate in the contest.
- O, yarışmaya katılmak istiyor.
The contestant made two false starts.
- Yarışmacı, iki yanlış start yaptı.
What did the racing driver say?
- Otomobil yarışçısı ne dedi?
Boats were racing last night.
- Tekneler dün gece yarışıyorlardı.
She was strong enough to run a 10-mile race.
- 10 millik bir yarışı koşmak için yeterince güçlüydü.
He is one of the candidates running for mayor.
- Belediye başkanlığı için yarışan adaylardan biridir.
Tom is a street racer.
- Tom bir cadde yarışçısıdır.