I have to reply to this letter.
- Bu mektubu yanıtlamak zorundayım.
I plan to reply to his letter right away.
- Onun mektubunu hemen yanıtlamayı planlıyorum.
I'm sorry for the delay in responding.
- Yanıtlamadaki gecikme için üzgünüm.
He responded by giving the OK gesture.
- EVET işareti vererek yanıtladı.
Tom hasn't been responding to my texts.
- Tom benim mesajlarımı yanıtlamıyor.
I'm sorry for the delay in responding.
- Yanıtlamadaki gecikme için üzgünüm.
That's very nice of you, Willie answered.
- Çok kibarsın diye Willie yanıtladı.
I answered neither of the letters.
- Ben mektupların hiçbirini yanıtlamadım.
I plan to reply to his letter right away.
- Onun mektubunu hemen yanıtlamayı planlıyorum.
I do not want to reply to his letter.
- Onun mektubunu yanıtlamak istemiyorum.
This question is difficult to answer.
- Bu soruyu yanıtlamak zordur.
She avoided answering my questions.
- O benim soruları yanıtlamaktan kaçındı.
I am happy to reply to your last letter.
- Son mektubunu yanıtlamaktan mutluyum.
I have to reply to this letter.
- Bu mektubu yanıtlamak zorundayım.
Thank you for your reply.
- Yanıtınız için teşekkür ederim.
I do not want to reply to his letter.
- Onun mektubunu yanıtlamak istemiyorum.
That's very nice of you, Willie answered.
- Çok kibarsın diye Willie yanıtladı.
The ease with which he answered the question surprised us.
- Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı.
What time did he ask for your response?
- Ne zaman yanıtınızı istedi?
I didn't expect such a nasty response to my question.
- Soruma böyle iğrenç bir yanıt beklememiştim.
She didn't return my calls.
- O çağrılarımı yanıtlamadı.
Talebe 256'nın karekökü on altıdır diye cevapladı.
- Öğrenci 256'nın karekökü on altıdır diye yanıtladı.