yaar

listen to the pronunciation of yaar
الإنجليزية - التركية

تعريف yaar في الإنجليزية التركية القاموس.

lover
{i} aşık

İki aşık, birbirlerini sonsuza kadar sevmeye and içtiler. - The two lovers swore to love each other for eternity.

İki âşık yüz yüze oturdular,çay içtiler. - The two lovers sat face to face, drinking tea.

lover
yar
lover
sap
lover
(Argo) anoş
lover
hasta
lover
seks arkadaşı
lover
tutkun
lover
seven kimse
lover
{i} sevgili

Sevgilim beni sevmiyor. - My lover doesn't love me.

Onun sevgilisi İngiliz hükümeti için çalışan bir casus. - Her lover is a spy working for the British government.

lover
{i} âşık, sevgili, yâr, dost
lover
lover of art sanat aşığı
lover
{i} meraklı
lover
sever

Ben bir kedi severdim. - I used to be a cat lover.

Gençliğimden beri bir spor sever oldum. - I have been a lover of sports since I was young.

lover
{i} hayran
lover
{i} dost

Fransızlar Almanlardan daha iyi dostlar. - The French are better lovers than the Germans.

التركية - التركية
Hayvanların genellikle sırtında oluşan bir yara
الإنجليزية - الإنجليزية
A friend, pal, or buddy

Help me, yaar!.

lover
yaar

    علم أصول الكلمات

    () From Hindustani یار (yār) / यार (yār) Persian یار (yâr).
المفضلات