yağmur yağıyor

listen to the pronunciation of yağmur yağıyor
التركية - الإنجليزية
It's raining
It rains
precipitating
yağmur yağ
{f} rain

I'll stay if it rains. - Eğer yağmur yağarsa kalacağım.

I called a cab, because it was raining. - Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.

yağmur yağ
{f} raining

When I realized it was raining, I took my umbrella. - Yağmur yağdığını anladığımda şemsiyemi aldım.

I called a cab, because it was raining. - Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.

bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor
It is raining cats and dogs
yağmur yağıyor
المفضلات