yüzerlik

listen to the pronunciation of yüzerlik
التركية - الإنجليزية
(things) designed to hold one hundred things each: yüzerlik kitap kutuları boxes designed to hold one hundred books each
yüzer
floating

The police found Tom's body floating in the harbour. - Polis, Tom'un vücudunu limanda yüzerken buldu.

Tom's body was found by fishemen floating adrift in the sea. - Tom'un cesedi denizde başıboş yüzerken balıkçılar tarafından bulundu.

yüzer
buoyant
yüzer
(something) which floats, floating: yüzer çapa sea anchor/floating anchor. yüzer havuz floating dry dock. yüzer köprü floating bridge. yüzer vinç floating crane
التركية - التركية
Tütsü otu
Yüz tanesi bir arada olan
yüzer
Her birinde yüz, her defasında yüzü bir arada olan
yüzerlik
المفضلات