They started a drive to raise a charity fund.
- Yardım fonunu yükseltmek için bir araba gezintisine başladılar.
The landlord says he wants to raise the rent.
- Ev sahibi kirayı yükseltmek istediğini söylüyor.
What can we do to increase our profits?
- Kârlarımızı yükseltmek için ne yapabiliriz?
His job is to promote sales.
- Onun işi satışları yükseltmektir.
We will have to upgrade our servers.
- Biz sunucularımızı yükseltmek zorunda kalacağız.
To upgrade the firmware, you must go to the download page and download the latest version.
- Yazılımını yükseltmek için indirme sayfasına gitmelisin ve en son sürümü indirmelisin.
To raise one's name in later generations and thereby glorify one's parents, this is the greatest expression of filial piety.
- Birinin adını daha sonraki kuşaklarda yükseltmek ve böylece birinin ebeveynlerini övmek, bu anne babaya saygının en büyük ifadesidir.
The yen rose to the dollar.
- Yen dolar karşısında yükseldi.
The tower rose up against the blue sky.
- Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi.
The balloon went up in the sky.
- Balon gökyüzüne doğru yükseliyor.
The unemployment rate went up to 5% because of the recession.
- İşsizlik oranı durgunluktan dolayı %5'e yükseldi.
Prices will continue to rise.
- Fiyatlar yükselmeye devam ediyor.
The cost of living has risen.
- Yaşamanın maliyeti yükseldi.
The tree was so tall that it towered over the garden wall.
- Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi.
The cost of living has gone up.
- Yaşamanın maliyeti yükseldi.
The average temperature has gone up.
- Ortalama sıcaklık yükseldi.
The exchange rate for the yen against the dollar has risen.
- Yen için döviz kuru dolar karşısında yükseldi.
Dear Brothers and Sisters, Jesus Christ is risen! Love has triumphed over hatred, life has conquered death, light has dispelled the darkness!
- Sevgili kardeşlerim, Hazreti İsa yükseldi! Sevgi nefret üzerinde zafer kazandı, hayat ölümü ele geçirdi, ışık karanlığı dağıttı.
The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.
- Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu.
The rising sun seen from the top was beautiful.
- Tepeden görülen yükselen güneş güzeldi.
The tower rose up against the blue sky.
- Kule mavi gökyüzüne doğru yükseldi.
The tree was so tall that it towered over the garden wall.
- Ağaç o kadar yüksekti ki bahçe duvarının üzerinde yükseldi.
As global warming increases, sea levels get higher and higher.
- Küresel ısınma artarken deniz seviyesi gittikçe yükseliyor.
Prices are about to go up again.
- Fiyatlar tekrar yükselmek üzere.
It is certain that the price of gold will go up.
- Altın fiyatının yükseleceği kesin.
To upgrade the firmware, you must go to the download page and download the latest version.
- Yazılımını yükseltmek için indirme sayfasına gitmelisin ve en son sürümü indirmelisin.
Tom got a free upgrade to business class.
- Tom business class için ücretsiz bir yükseltme aldı.