Bir manken olduğunu bilmeliydim.
- I should've known you were a model.
Dans ve mankenlik dersleri alıyorum.
- I take dancing and modeling lessons.
Genç üvey erkek kardeşi için örnek insan oldu.
- He has become a role model for his younger stepbrother.
Tom her zaman bir örnek öğrenci olmuştur.
- Tom has always been a model student.
He was a model student.