En kötüsü için hazırlanmalısın.
- You should prepare for the worst.
Tom, kendisinin en kötü düşmanı.
- Tom is his own worst enemy.
Olabilecek en kötü şeyi düşünelim.
- Let's consider the worst that could happen.
En kötü şey gerçekleşti.
- The worst thing happened.
Bize en kötü şekilde ihanet edenler her zaman bizim için gözde olanlardır.
- Those who betray us in the worst way are always those who are dearest to us.
Eğer en kötü durum senaryosu için hazır mısınız?
- Are you ready for the worst-case scenario?
En kötü durum senaryosu nedir?
- What's the worst case scenario?
Of all the blessed insults rolled into one, this here's the worstest.