without beginning or end of existence; always existing

listen to the pronunciation of without beginning or end of existence; always existing
الإنجليزية - التركية

تعريف without beginning or end of existence; always existing في الإنجليزية التركية القاموس.

eternal
{s} sonsuz

Tek başına değişim, sürekli, sonsuz ve ölümsüzdür. - Change alone is eternal, perpetual, immortal.

Ayın üstünde, her şey sonsuz; altında, insanoğlu hariç bir şey yok. - Above the moon, everything is eternal; below, there is nothing save mortality.

eternal
{s} ebedi

Bizim zafer ebedi olacaktır. - Our glory will be eternal.

Ebedi olmayan şey ebediyen kullanımdan kalkmıştır. - What is not eternal is eternally outdated.

eternal
{s} ölümsüz

Tek başına değişim, sürekli, sonsuz ve ölümsüzdür. - Change alone is eternal, perpetual, immortal.

eternal
müebbet
eternal
sonrasız
eternal
öncesiz sonrasız
eternal
hiç bitmeyen
eternal
the Eternal City Roma the eternal triangle evli bir çift ile bunlardan birinin sevgilisi
eternal
daima
eternal
{s} baki

Savaşlar gelir ve gider, ancak askerler baki kalırlar. - Wars come and go, but soldiers stay eternal.

eternal
{s} ölmez
eternal
daimi

Eric daimi bir iyimserdir. - Eric is an eternal optimist.

eternal
Allah
eternal
ebedi varlık
eternal
başı ve sonu olmayan
eternal
{s} ebedi ve ezeli, başı ve sonu olmayan, ölümsüz
eternal
eternally ebediyen
الإنجليزية - الإنجليزية
eternal
without beginning or end of existence; always existing
المفضلات