Pazar günleri hariç her gün çalışırım.
- I work every day except for Sundays.
O hariç herkes buradadır.
- Everyone is here except for him.
Bazı değişiklikler hariç olmak üzere, proje onaylandı.
- Except for some modifications, the project was approved.
Fırtına olmasaydı daha erken varırdım.
- Except for the storm, I would have arrived earlier.
Baş ağrım olmasaydı giderdim.
- I would go except for my headache.