Grace'in evde olup olmadığını biliyor musunuz?
- Do you know whether or not Grace is at home?
Onun iyi olup olmadığını bilmiyorum.
- I do not know whether it is good or not.
O, bana orada kimsenin olup olmadığını sordu.
- He asked me whether anybody was there.
Grace'in evde olup olmadığını biliyor musunuz?
- Do you know whether or not Grace is at home?
O, bana orada kimsenin olup olmadığını sordu.
- He asked me whether anybody was there.
Böylesine büyük bir silahlanma için paramızın olup olmadığı sorusunu göz önüne almalıyız.
- We must consider the question of whether we can afford such huge sums for armaments.
Kazanmak için ister Lions'ları ister Tiger'ları seç, sonucu şansa bağlıdır. Çünkü her iki takım eşit olarak güçlüdür.
- Whether you pick the Lions or Tigers to win, the result will be a toss-up because both teams are equally strong.
Başarılı olup olmayacağın çabalarına bağlıdır.
- Whether you will succeed or not depends on your efforts.
The debite answered and sayde unto them: whether of the twayne will ye that I lett loosse unto you?.