Batman hakkında bilmeniz gereken şey, onun süper kahraman olmasıdır.
- The thing you have to know about Batman is, he's a superhero.
Diğerleri hakkında kötü şeyler söyleme.
- Don't say bad things about others.
Dolapta Tom'un eşyalarının bulunduğu bir kutu buldum.
- I found a box of Tom's things in the closet.
Eşyaları biraz daha ciddi bir şekilde al.
- Take things a little more seriously.
Yanlış şey yapan kişi bendim, sen değil.
- I was the one who did the wrong thing, not you.
Böyle bir şey olacak son kişi olduğunuzu düşündüm.
- I thought you'd be the last person to do such a thing.
Biz zengin ya da fakir olup olmadığımıza göre, olayları farklı görürüz.
- We see things differently, according to whether we are rich or poor.
Biz olaylara kızmamalıyız: onlar hiç umursamıyor.
- We must not get angry at things: they don't care at all.
Tüm canlılar bir gün ölür.
- All living things die some day.
Tüm canlılar varlığın tek zincirine bağlıdırlar.
- All living things are connected in one chain of being.
Aşağıdaki sözcüklere adıl denir ve cümlede özne olarak kullanılırlar. Onlar bir kişi veya nesne sunarlar.
- The following words are called pronouns and are used as the subject of a sentence. They represent a person or a thing.
Ben nesneleri sınıflandırmada iyi değilim.
- I'm not good at classifying things.
İhtiyaç duymadığım pek çok şeyim var.
- I have so many things I don't need.
İnsanlar ihtiyaç duymadıkları şeyleri satın alırlar.
- People buy things they don't need.
Konuları sallantıda bırakmayı sevmiyorum.
- I don't like to leave things up in the air.
Biz okuldan sonra her zaman birçok şey hakkında konuştuk.
- We always talked about a lot of things after school.
Bu tür şeylerin neden olduğunu kimse bilmiyor.
- Nobody knows why this kind of thing happens.
Kimse bir defada iki şeyi yapamaz.
- Nobody can do two things at once.