watchful; alert

listen to the pronunciation of watchful; alert
الإنجليزية - التركية
uyanık; uyarı
erect
{f} dikmek
erect
{f} kurmak
erect
dikilmiş

Anıt seçkin filozof onuruna dikilmiştir. - The monument was erected in honor of the eminent philosopher.

erect
oluşturmak
erect
(Tıp) erekt

Tom erektil disfonksiyondan muzdarip. - Tom suffers from erectile dysfunction.

erect
(penis/göğüs uçları) dik
erect
inşa etmek

Kum torbaları sele karşı korumak için geçici bir duvar inşa etmek için kullanılabilir. - Sandbags can be used to erect a temporary wall to protect against floods.

watchful; wary; alert
dikkatli, uyanık, tetikte
erect
kaldır,v.dikleş: adj.dik
erect
{s} dimdik
erect
dikmek ikame etmek
erect
erectness dik duruş
erect
bir

Büyük filozofun şerefine muazzam bir anıt dikildi. - An immense monument was erected in honor of the eminent philosopher.

Onlar Gandhi'nin anısına bir heykel diktiler. - They erected a statue in memory of Gandhi.

erect
(Tıp) Yükseltmek, kaldırmak, dikleştirmek, dik hale getirmek
erect
yapak
erect
{s} ereksiyon halinde
erect
(Mukavele) inşa etmek; dikmek; dik
erect
{f} kurmak; yapmak; inşa etmek
erect
(Tekstil) yapmak, kurmak
erect
eğilmeyerek
الإنجليزية - الإنجليزية
erect
watchful; alert
المفضلات