verstimmung

listen to the pronunciation of verstimmung
ألمانية - التركية
üzgün
الإنجليزية - التركية

تعريف verstimmung في الإنجليزية التركية القاموس.

resentment
{i} zoruna gitme
resentment
{i} kızgınlık

Biraz kızgınlık hissedebilirler. - They may feel some resentment.

Yüksek vergiler hakkında büyük bir kızgınlık vardı. - There was enormous resentment over high taxes.

malaise
(Tıp) halsizlik
malaise
(Tıp) malez
resentment
gücenilme
detuning
{f} ayarını boz
detuning
{i} ayarını bozma
disgruntlement
üzme
ill temper
huysuz
malaise
sıkıntı
resentment
kızma
ill-humour
kötü espri
malaise
{i} keyifsizlik

Keyifsizlik duygunun işinle ilgili olduğunu düşünüyor musun? - Do you think your feeling of malaise is related to your job?

malaise
{i} kırıklık, keyifsizlik
malaise
{i} rahatsızlık
resentment
{i} gücenme
ألمانية - الإنجليزية