verlässlich

listen to the pronunciation of verlässlich
ألمانية - التركية
e {fer'lauf} r gidiş, gelişme, seyir
verläßlich
güvenilir, itimat edilir
الإنجليزية - التركية

تعريف verlässlich في الإنجليزية التركية القاموس.

dependable
güvenilir

Tom oldukça güvenilir. - Tom is quite dependable.

Tom güvenilir görünüyor. - Tom seems to be dependable.

sure
elbette

Tom elbette tenis oynayabilir. - Tom sure can play tennis.

Buradan çıktığıma elbette memnun olacağım. - I'll sure be glad to get out of here.

dependable
güvenli

Tom oldukça güvenli, değil mi? - Tom is quite dependable, isn't he?

Tom güvenli, değil mi? - Tom is dependable, isn't he?

dependable
mert
sure
soruşturmak
sure
muhakkak

Muhakkak birine söyledin. - Surely you told somebody.

Sen bunu bana anlatan ilk kişi değilsin, muhakkak son kişide değilsin. - You're not the first person to tell me that, and surely you're not the last.

sure
sağlam

Senin çocuklarının güvende olmalarını sağlamak için gücüm dahilinde her şeyi yapacağım. - I'll do everything within my power to make sure your children are safe.

Geçimimi sağlamak için Fransızcayı yeterince iyi konuşabileceğime eminim. - I'm sure I can speak French well enough to get by.

reliably
Güvenerek, inanarak
calculably
hesaplanabilir şekilde
dependable
{s} güvenilebilir

Tom'un güvenilebilir olduğunu düşünüyorum. - I think Tom is dependable.

Tom'un güvenilebilir olduğuna oldukça eminim. - I'm pretty sure Tom's dependable.

dependably
güvenilir şekilde
reliably
güvenilir şekilde

Şu an itibariyle tüm tümörleri güvenilir şekilde tedavi edebilecek bir yöntem yoktur. - As of yet, there is no method that can reliably cure all tumors.

sure
(İnşaat) emin, kati, keskin
sure
metin
sure
sahiden
sure
be sure dikkat etmek
sure
sıkı bağlayan