velev

listen to the pronunciation of velev
التركية - الإنجليزية
tho
though
(It doesn't matter) whether it's (one) or whether it's (the other): Velev ben velev sen, fark etmez. It doesn't matter whether it's me or whether it's you
velev ki
Even so
velev ki even if ...: Böyle birisini, velev ki dünya güzeli olsun, evime sokmam
I won't allow such a person in my house, even if she's the most beautiful creature on earth!
velev ki
even though
التركية - التركية
(Hukuk) Olsa, bile, hatta, ister, isterse
(Osmanlı Dönemi) Eğer, gerçi, her ne kadar da, hatta, ister, isterse
İster, isterse, olsa da, kaldı ki, hatta: "Tanıdıklarından, velev ki çoktan beri görmeyerek unuttuklarına bile rast gelir gelmez hemen..."- A. Ş. Hisar
İster, isterse, olsa da, kaldı ki, hatta
(Osmanlı Dönemi) eğer, gerçi, her ne kadar da, hattâ, ister
velev ki
Olsa da
velev
المفضلات