I asked the solicitor to make out my will.
- Avukattan vasiyetimi yazmasını rica ettim.
A week before she died she changed her will and left her entire fortune to her dog Pookie.
- O ölmeden bir hafta önce vasiyetini değiştirdi,bütün servetini köpeği Pookie'e bıraktı.
The Old Testament forbids eating shellfish.
- Eski vasiyetname kabuklu yemeyi yasaklar.