Değerli şeylerini güvenli bir yerde muhafaza etmelisin.
- You should keep your valuables in a safe place.
Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.
- Please don't leave valuable things here.
Şüphesiz bilgisayar, kıymetli bir alettir.
- The computer is undoubtedly a valuable tool.
Her dil konuşanları için eşit ölçüde değerli ve kıymetlidir.
- Every language is equally precious and valuable to its speakers.
Lütfen resepsiyonda değerli eşyalarınızı kontrol edin.
- Please check your valuables at the front desk.
Bu kasa değerli eşyaları saklamak içindir.
- This safe is for keeping valuables.
That ring over there is very valuable.