البحث
ترجمة
ألعاب
برامج
سجل
دخول العضو
العيارات
مفكرة
ما يتعلق بنا
الاتصال
الحساب
دخول العضو
سجل
العيارات
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
vâkıa'
التركية - الإنجليزية
تعريف
vâkıa'
في التركية الإنجليزية القاموس.
المصطلحات ذات الصلة
vakıa
fact, albeit
vakıa
although, though, it is true that
hukuki vakıa
(Kanun)
legal fact
sosyal vakıa
social fact-process-reality
التركية - التركية
تعريف
vâkıa'
في التركية التركية القاموس.
المصطلحات ذات الصلة
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
Vuku bulmuş, olmuş, var olan mevcud bir hâdise
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
Olan olmuş
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
Cenk, sava
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
Kıyamet
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
Meşakkat, musibet
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
şiddetli hâdise
VÂKIA'
(Osmanlı Dönemi)
Rüya, düş
VAKIA
(Hukuk)
Olgu;olmuş bir iş,olay
Vakıa 10
(Kuran)
İyilik işlemekte önde olanlar, karşılıklarını almakta da önde olanlardır
Vakıa 26
(Kuran)
Sadece selama karşılık selam sözü işitirler
Vakıa 27
(Kuran)
Defterleri sağdan verilenler; ne mutlu o sağcılara!
Vakıa 41
(Kuran)
Defterleri soldan verilenler; ne yazık o solculara!
Vakıa 47
(Kuran)
Şöyle söylerlerdi: "Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, biz mi tekrar dirileceğiz?
Vakıa 48
(Kuran)
Önce gelip geçmiş babalarımız mı?
Vakıa 51
(Kuran)
Sonra, siz ey sapıklar, yalanlayanlar!
Vakıa 52
(Kuran)
Doğrusu zakkum ağacından yiyeceksiniz
Vakıa 53
(Kuran)
Karınlarınızı onunla dolduracaksınız
Vakıa 54
(Kuran)
Onun üzerine kaynar su içeceksiniz
Vakıa 55
(Kuran)
Hem de susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz
Vakıa 56
(Kuran)
İşte onlara, ceza günü sunulacak konukluk budur
Vakıa 57
(Kuran)
Sizi yaratan Biziz; hala tasdik etmez misiniz?
Vakıa 62
(Kuran)
And olsun ki, ilk yaratmayı bilirsiniz, yine de düşünmez misiniz?
Vakıa 73
(Kuran)
Biz onu bir ibret ve çölde konaklayanlar için yararlı kıldık
Vakıa 74
(Kuran)
Çok büyük Rabbinin adını tesbih et! *
Vakıa 8
(Kuran)
İyi işler işlediklerini belirtmek için, amel defterleri sağdan verilenler; ne mutlu o sağcılara!
Vakıa 81
(Kuran)
Siz bu sözü mü hor görüyor sunuz?
Vakıa 82
(Kuran)
Rızkınıza şükredeceğiniz yere onu vereni mi yalanlıyorsunuz?
Vakıa 9
(Kuran)
Kötülük işlediklerini belirtmek üzere, amel defterleri soldan verilenler; ne yazık o solculara!
Vakıa 90
(Kuran)
Eğer defteri sağdan verilenlerden ise
Vakıa 91
(Kuran)
Ey sağcılardan olan kişi, sana selam olsun! denir
Vakıa 92
(Kuran)
Eğer, sapık yalancılardan ise
Vakıa 93
(Kuran)
Ona kaynar sudan konukluk sunulur
Vakıa 94
(Kuran)
Cehenneme sokulur
Vakıa 95
(Kuran)
Doğrusu kesin gerçek budur
Vakıa 96
(Kuran)
Çok büyük Rabbinin adını tesbih et! *
VÂKIA SURESİ
(Osmanlı Dönemi)
Kur'an-ı Kerim'in 56. suresidir. Mekkîdir
vakıa
Olgu. (va: 'kıa) Gerçi, her ne kadar ... ise de: "Vakıa, bunlardan bir kısmını unutmamıştım."- H. F. Ozansoy
vakıa
Olgu
vakıa
Gerçi, her ne kadar... ise de
vâkıa
(Osmanlı Dönemi)
vukû bulmuş, var olan, mevcut hâdise; olan, olmuş
vâkıa'
الواصلة
vâkı·a'
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
السابق
vâkıa'
المزيد...
امسح
المفضلات
المزيد...
امسح