uzaklaş

listen to the pronunciation of uzaklaş
التركية - الإنجليزية
(Bilgisayar) zoom out
went away
go away

Pick up your things and go away. - Eşyalarını al ve uzaklaş.

I have to go away for a while. - Bir süre uzaklaşmalıyım.

gone away
walk away

All she could do was watch him walk away. - Onun bütün yapabildiği onun uzaklaşmasını izlemekti.

I think it's time for me to walk away from this mess. - Sanırım bu kargaşadan uzaklaşmamın zamanıdır.

avaunt
digress

After digressing, he returned to the subject. - Konudan uzaklaştıktan sonra konuya geri döndü.

uzaklaş
المفضلات